Friday, October 12, 2007

avukatı bush olan ile klavuzu karga olan...

a.b.d. temsilciler meclisi komisyonunun ermeni jenosidi karar tasarısını görüşmesi öncesinde türkiye'yi savunmak george walker bush ile cumhuriyetçi partiden meb'uslara düştü. ve ne yazık ki, bilhassa temsilci sıfatlı avukatlarımızın lehimizde söyleyebileceği yegâne şey, şu sıralarda amerika'nın pek işine yaradığımız idi. yâni, tarihî bir haklılık ya da ahlakî bir gerekçe, veya sosyolojik anlamda belgelenmiş bir doğruluk dolayısıyla değil; müttefiklerimiz, "köprüyü geçene kadar dayı diyelim, suyu bulandırmayalım" mantığı ile bizi savunmakta idiler.

kırk yıl boyunca bilime, evrensel ve modern insanî değerlere saygı gösteren, belgelere dayalı bir savunma tezi geliştireceğine, toprağının elâlem için stratejik ehemmiyetine güvenerek politika yürüten türkiye'nin düştüğü bu duruma kızma, bozulma hakkı var mı sizce?

ya dubya lakablı başkan bush'un türkiye' yi savunması? ben sıcağı sıcağına yerli ve yabancı yayınlardan da takib ettim: en azından ilk yarım saatlik sürede türkiye'deki "ciddi" tv'lerin hiç biri tam tercümeyi vermedi: ermeni mes'elesinin politik münakaşa konusu olduğu son 40 yıl içinde, türkiye hiç bu kadar açıkça ve bu derece dangalakçasına suçlu çıkarıldı mı bir amerikan başkanı tarafından? nedense türk tv'leri, dubya'nın demecini ikinci cümleden itibaren çevirmeye başladılar ama, sayın bush konuşmasına ermeni milletinin 1915'te başına gelen felaketten herkesin üzüntü (regret) duyduğunu söyleyerek başladıktan sonra bizi savunmasına nasııl devam etti biliyor musunuz?

"osmanlı türkleri"nin o tarihe ermenilere karşı bir jenosid değil "toplu katliam" (mass killing) uyguladıklarını söyleyerek.

klavuz diye kargaya güvenmek mi acep daha ehven dersiniz, avukat diye bush'tan meded ummak mı (*)?

---------
(*) bush, daha sonra da türkiye'nin ırak ve "teröre karşı global savaş"ta iyi bir müttefik olduğunu sözlerine ekleyerek, bize "ayı-köprü-dayı" teslisinde (üçleme) destek attı. buralarını cümle medyamız aynen yansıttı.

No comments: